14 Eylül 2008

Yine Bana Hüsran


Maçtan önce ümitliydik. Hem iki haftalık arayı iyi değerlendirdiğimize hem de hafta içi PSG ile karşılaşacak Kayserispor'un maça layığıyla asılmayacağına inanıyorduk. Dinlediğimiz kadarıyla çok kötü de değildik. Önceki iki maçtan biraz daha akıllanmış olarak çıkan Engin hoca maça 4-5-1 ile başladı. Taner'in kontraları zaten meşhurdur nitekim Mehmet Topuz'dan kaptığı bir topu 50 metre sürüp kaleye şut atmayı başardı ama yorulmuş olacak ki gol ile sonuçlandıramadı. Kayserispor'un atakları da sadece Mehmet Topuz'un auta vurduğu toplardan ibaretti ama yine çok az gelen Kayseri'den bir gol yemeyi becerdik. Genelde orta sahada geçen maçta gol atamayınca üçüncü haftayı da bir puanla kapatmış olduk. Üstelik Serhat Akın'ı da kaybettik ve önümüzdeki hafta Galatasaray ile oynayacağız. Sadece bunlarla kalsa yine iyi, Engin hocanın varlığı iyiden iyiye sorgulanmaya başladı, zaten Süper Lig'i kaldıramayacağına inanılıyordu, bu maçla birlikte perçinlenmiş oldu.
Benim düşüncem takımın en önemli sorununun oyuncuların yeni bir araya gelmiş olmaları ve çözümün zaman içinde kendi dinamiği ile ortaya çıkacağı yönünde. En çok dile getirilen hoca değişikliği önerisinin ise çok önemli bir isim gelmezse intihar olacağını düşünüyorum. Bu gibi durumlara daha önce de çok şahit olduk. Lige yeni çıkan bir takımda işler kötü gider, ilk 5 hafta içinde hoca kovulur, Yılmaz Vural, Erdoğan Arıca, Güvenç Kurtar, Hikmet Karaman vs. isimlerden birisi takımın başına getirilir, takım kendi içinde çözüme ulaşmışsa zaten işler yoluna girer ve takım kurtulur, primi yapan da yeni hoca olur. Yok takım kendi içinde çözüm bulamayacak durumdaysa da direk düşer, yeni gelen hoca da açıklama yapar. 1. Ben gelmeden önce takım çalışmamış, 2. Transferleri ben yapsaydım takım düşmezdi. Yani yeni gelecek hocanın sürü dışından birisi olmaz ise bize hiçbir hayrının dokunacağına inanmıyorum, bu isimlerden birisi gelecekse Engin hoca kalsın. Gelecekse de öyle bir isim gelsin ki bir 5 maç daha kaybetsek bile adama bok atmayalım.
Konu ile ilgili yönetim ise sessiz. Aslında yönetim her konuda sessiz, gidişat ile ilgili içi dolu bir açıklama yaptıklarını duymadık. Umuyorum nasıl çözüm buluruz diye düşündükleri için açıklama yapmaya fırsatları yoktur, o yüzden konuşmuyorlardır. Yoksa takımı biz çıkardık biz düşürürüz mantığı ile hareket ediyorlarsa eminim onlar da biliyorlardır ki son düşürüşleri olur ve çıkarmak için de bir fırsatları daha muhtemelen olmaz.
Yeni çıkan bir takımın bu tip sıkıntılar yaşaması sürpriz değil aslında ama çıkar çıkmaz gündem olmaya alışan bizler için can acıtıcı günler yaşıyoruz.
Bu kez Galatasaray maçının bir dönüm maçı olmasını ümit edelim, bakalım bu kez umduğumuzu mu bulduğumuzu mu izleyeceğiz??

Stat: Atatürk

Hakemler: Hüseyin Göçek, Kemal Yılmaz, Hüseyin Fidan
Kayserispor: Souleymanou, Ali Turan, Saidou, Toledo, Bilal Aziz (Dk. 46 Umut), Aghahowa (Dk. 87 Turgay), Tevfik (Dk. 46 Puroviç), Aydın, Eren, Mehmet Topuz, Abdullah
Kocaelispor: Serdar Kulbilge, Serkan, Tutoriç, Ufuk, Andjelkoviç, Semavi, Kemal (Dk. 72 Jestroviç), Bülent, Serdar Topraktepe (Dk. 74 Volkan), Serhat Akın (Dk. 60 Hamza), Taner
Gol: Dk. 65 Eren (Kayserispor)
Sarı kartlar: Dk. 25 Kemal (Kocaelispor), Dk. 29 Abdullah, Dk. 45 Toledo (Kayserispor)


0 yorum:

Related Posts with Thumbnails