03 Şubat 2009

Seferi Krampon



Ian Rush, John Barnes, John Aldridge gibi Liverpool efsanelerinin posterleri gölgesinde büyüdüğünü söyleyen Keane, Liverpool'u kariyerinde 6.sıraya yazmıştı. Halbuki henüz 15 yaşında Güney Dublin'de sokaklarda fink atan tıfıl bir velet iken kapısını çalan iki kulüpten biriydi Liverpool. O dönemki akıl hocalarından orası sana büyük gelir, oynayamayacağın kulüpte çürüme evladım öğüdünü alıp oynayabileceği bir kulübe Wolverhampton'a giden Keane basamakları çıkmaya Championship'ten başlıyordu. En üst kata gelmeyi, hayallerini gerçekleştirmeyi başardı ama en son anladığı şey, aşağıdan yukarıya bakmak ile yukarıdan aşağıya bakmanın aynı olmadığıydı.

Robbie Keane'in bir macerası daha hayal kırıklığıyla sona erdi. Anelka ile benzerlik gösteren kariyeri hem kulüp hem Milli Takım bazında bir türlü en üst noktaya çıkamadı böylece. En üst nokta derken uluslararası alanda ya da EPL'de kazanabileceği şampiyonluklardan bahsediyorum ki bunu İrlanda Milli Takımı ile başarma şansı çok düşük. En üst noktaya çıkamadı diyorum, peki bu çıkamayacağı anlamına mı geliyor? Aslında evet çünkü bir dönem dünya futboluna damgasını vurması beklenen Keane artık 29 yaşında ve Tottenham'la 4 yıllık sözleşme imzaladı. 6 ay süren Liverpool serüveni ilginçliğinde başka bir transfer yapmaz ise bundan sonraki futbol hayatı Tottenham'da sürecek diyebiliriz.
Liverpool'da Benitez'in deyimi ile aşı neden tutmadı? Bu yanıtlanması çok kolay bir soru değil. Sonuçta çok başarılı değildi tabii ki ama ilk dönemlerinde alışma süreci yaşayan, son dönemlerinde de yeterince oynama şansı verilmeyen kendisini kanıtlamış bir oyuncuyu bu kadar kolay karalamak pek mantıklı değil. Taktiksel bir uyumsuzluk yazılıp çiziliyor ama maddi olarak yükünü kaldırabileceğiniz bu kalitede bir oyuncunun takıma katacağı kadro derinliği küçümsenemez. Aynı özelliklerde olmasalar da dünya üzerinde Kuyt ve Torres'in plasesi görevini yerine en iyi getirebilecek oyunculardan biridir. Yedek kalması ortaya bir huzursuzluk çıkarabilirdi ya da bu tip bir huzursuzluğu kapalı kapılar ardında çıkardı, akla gelen bir başka senaryo. Oynama sürelerinin dağılımını en adil şekilde gerçekleştirmesi ile nam salmış bir hocanın bir oyuncuya karşı ondan umudunu kesmiş gibi davranması Liverpool'da görmeye pek alışkın olunan bir hadise değil. Hal böyle olunca olayın maddi boyutunun Liverpool sahipleri Hicks&Gillet'i görünenden daha fazla üzmüş olabileceği de akla gelen bir başka varsayım. Küresel krizin de etkisi ile nakite sıkışmış olması muhtemel bu ikili Benitez'den, ilk onbirde düşünmediği bir oyuncuyu henüz ederini kaybetmemişken satmasını istemiş olabilirler. Üstelik Hicks'in kendi hisselerini satmak için bir süredir Dubai'li bazı işadamları ile görüştüğü de biliniyor.
Keane, Britanya Adası dışında sadece bir başka yarımadaya İtalya'ya turistik bir gezi yapmıştı. Orada yazgısını paylaştığı isimlerden biri Hakan Şükür'dü. Keane'e Hakan kadar bile sabredilmedi. Leeds'e kiralandı, Hakan da bir yıl sonra Parma'nın yolunu tuttu. Yükselme eğilimine giren kariyeri Tottenham'da tavan yaptı ve Celtic ile birlikte gönül birliği olan kulübe Liverpool'a gitmeyi başardı.
Her ne nedenle olursa olsun Robbie, küçüklüğünden beri desteklediğini, hayallerini süslediğini söylediği Liverpool'da bir kısa dönem askerlik süresinden daha fazla kalamadı. Yeni görevi sezon başına göre çok daha iyi durumda olsa da hala kritik bölgeden uzaklaşmayı başaramayan Tottenham'a yardımcı olmak. Porstmouth'tan geri alınan Defoe ve Sunderland'den röntgen sonuçları karışmış, bir yanlışlık olmuş denip geri çağırılan Pascal Chimbonda da eski ve yeni kader ortakları olacaklar.

0 yorum:

Related Posts with Thumbnails