19 Şubat 2009

Son UEFA Son 32


UEFA Kupası adıyla oynanan son organizasyonda son 16 takımı belirleyecek 3.tur ilk maçları oynandı. Sürprizler de var ama bu kez çoğunlukta değiller. Sırasıyla Metalist, Aalborg ve biraz St.Etienne gecenin sürprizlerine imza attılar. Braga'nın Standard Liege'i 3-0 ile geçmesi de Standard'ın Liverpool maçlarını hatırlarsak sürpriz sayılabilir. Kadroları aynı kalmamış olsa da daha dirençli olmalarını beklerdim. Metalist'e sürpriz diye diye kupayı aldıracağız sonunda. Aşağıda bahsettiğim maçlar sadece geniş özetlerini izleme şansım olan maçlar.

Werder Bremen 1-1 Milan
Inter maçı ile ilgisi var mıdır bilinmez Milan'lı futbolcularda heves eksikliği seziliyordu. Kuşkusuz kupanın adının ŞL değil UEFA olması da bu durumu tetikliyor. Sezon başından beri bekleneni veremeyen Flamini golün asistini yapan isim. Inzaghi'nin golü kariyeri ile paralel olarak yoğun bal aromalı. Maçın gidişatı ile skor hiç dengeli değil. Kaçan birçok pozisyonun yanı sıra Milan 1-0 önde iken Inzaghi ile Milan'ın ve 90.dakikada Ambrosini'nin hedefi şaşıran kafa vuruşu ile Bremen'in birer topu direkten döndü. Diego'nun golü de hem aynı hareketi maç boyu yapan Almeida'nın topu indirişi hem de Diego'nun klas dolu birleşik hareketi nedeniyle görülmeye değer. Bu arada Dida'nın Yunanistan ya da TSL'ye transfer zamanı gelmiş. Belini bükecek hali yok.

Aston Villa 1-1 CSKA Moskova
Vagner Love'un CSKA'yı 1-0 öne geçiren golünün mutfak aşaması müthiş. Zico'lu CSKA Rus Ligi'nin tatilde oluşunu avantaja dönüştürmeyi başarmış. Maçın tamamında ne yaptı bilmiyorum ama Zhirkov'un sol kanattan alışageldiğimiz bindirmelerine bu maçta da şahit olduk. Dengeli gibi görünen maçın Aston Villa adına gole en çok göz kırpan oyuncusu Carew'di, golü de Carew buldu. Direklerin akşamında Aston Villa'nın da bir topu direkten döndü. Rus Milli Takımı hocası sıfatını unutmayan Hiddink ile Rus vatandaşı ve CSKA'nın ağası sıfatını unutmayan Abramoviç tribünlerde hesap kitap peşindeydiler.

Dinamo Kiev 1-1 Valencia
Karlı bir Kiev akşamında oynanan maçta Valencia'yı öne geçiren ikili Juan Mata ve David Silva oldu. Mata'nın aynı şekilde kanattan kestiği ama golle sonuçlanmayan pozisyonlar da var. Kiev'li Romen oyuncu Florin Cernat küçükken çok Trabzonspor maçı izlemiş olacak ki Hami Mandıralı misali sol kanattan kime çarpsa gol olur diye bağıran bir şut-orta karışımı gönderdi. Cernat'ın geçtiğimiz yıl Trabzonspor'a transferi gündeme gelmişti. Dikkat buyurun rastlantı değil. Ceza sahasına saatte 120 km hızla gelen topta ihale Raul Albiol'e kaldı. Nasıl olsa kime çarpsa gol olacak, kimseye çarpmasa yine gol olacak, bitsin gayrı bu eziyet diyerek skoru yazan adam oldu, namı yürüdü. Maç genelinde Kiev daha ataktı. Şubat ayında ılıman İspanya'dan buzdan Kiev'e gidip 1-1 ile dönmek Valencia için başarı sayılır. Hele aynı gece Deportivo faciası yaşanmışken.

Aalborg 3-0 Deportivo
2007 yılında Vitesse'den Aalborg'a transfer olan ve bir başka İspanyol Villareal'i de müthiş bir golle selamlayan Anders Due Deportivo'nun baş belasıydı(1). 2 gol attı, penaltı pozisyonunda da Enevoldsen'e topu aktaran bizzat kendisiydi(2). Penaltı kararı ise tam Selçuk Dereli-Özgüç Türkalp işiydi. Aranzubia son adamken düşürdü, daha doğrusu hakem öyle dedi ama aslında pozisyonun penaltıyla uzaktan yakından alakası yok. Enevoldsen de bir yerlerden Arif Erdem videosu bulmuş olsa gerek. Zaten Aranzubia sarı kartla yırttı. Evet son adamdı ve evet karar mantıklı değildi. Deportivo'nun kötü gününde olmasına rağmen bulduğu ama değerlendiremediği pozisyonları oldu. En ciddi ve en estetik olanı Mista'nın bisiklet hareketiyle süslemeye üşendiği tek ayak rövaşetası.

PSG 2-0 Wolfsburg
Diego Benaglio kaleci falan değil. Euro 2008'de Semih'in kafa vuruşunu içeri aldığında çoktan notu verilmişti zaten de gün geçtikçe bunu perçinliyor. Hava toplarına çıkmaktan haberi yok. İlk golün olduğu pozisyonda 15 yaşındaki çocuk bile hava topuna böyle çıkmaz ve ikinci golde de kornerden gelen topa çıkışı hatalı hatta bir büyük hatası daha var ama o pozisyonda Hoarau'nun topu direkten döndü. Hoarau'nun kaçırdığı çok net birkaç pozisyon daha var. Kısacası Wolfsburg beşlik olmaktan zor kurtuldu ama büyük ihtimalle ikinci maç çok farklı olacak. Felix Magath, forvetleri Misimoviç ve Edin Dzeko'yu tam teçhizat sahaya sürecek, PSG ise ölümüne kapanacak.

NEC Nijmegen 0-3 Hamburg
Hamburg'un attığı 3 golün dışında çizgiden çıkan bir topu daha var. Maçta iki takım arasındaki siklet farkı açıkça görülüyor. Özellikle Olic süratiyle ne zaman ne yapacağı hiç belli olmayan bir adam. Maçın golleri Trochowski, Alex Silva ve Olic'ten. Bu arada Nijmegen tribünlerinden hakemin kafasına atılan bir cisim kafasının pekmezinin akmasına neden oldu. Tüm bunları hesaba katarsak Hollandalıların Almanya'ya eşe dosta hediye almak için gideceklerini söyleyebiliriz. Hamburg'un gözü de Galatasaray-Bordeaux rövanşına daha bir keskin bakıyor olacak.

Diğer sonuçlar:
Zenit 2 - 1 Stuttgart
Olympiakos 1 - 3 St Etienne
Sampdoria 0 - 1 Metalist
Bordeaux 0 - 0 Galatasaray
Braga 3 - 0 Standard

Yarının (daha doğrusu bugünün) maçları:
Lech - Udinese
Shakhtar - Tottenham
Kopenhag - Man. City
Marsilya - Twente
Fiorentina - Ajax

0 yorum:

Related Posts with Thumbnails