#Dikkat : İstemeden de olsa spoiler verilmiş olabilir ve filmin sıfır spoiler ile izlenmesi tavsiye olunur.
Evet, çok geç kalınmış bir Issız Adam yazısı, yine de film hakkında konuşulacak o kadar çok argüman bırakıyor ki beynimize, 10 sene sonra ilk kez izlemiş olsam yine yazar, anlatırdım.
Bence filmin adı yanlış belirlenmiş. Bu adama ıssız az kalır, evet ıssız ama bitik, yitik, çökük gibi kelimeler daha iyi tanımlıyor bence halini. Hali çok mu kötü gerçekten? Aslında değil, filmi eleştirebileceğim bir nokta bu, belli bir bölüme kadar fazla Amerikanvari geliyor. Tipik Amerikalı erkek hali. Üç Maymun Oscar'a aday olacak 9 film arasına girmeyi başarmış, bu filmlerden 5 tanesi Oscar Ödül Töreninde "nominees" diye anons edilecek. Nuri Bilge Ceylan'ı orada görmek muhteşem olur. Diyeceğim o ki Issız Adam Oscar'a aday falan olamaz, onlar için fazla normal bir durum diye düşünüyorum. Bizim gibi duygusal insanlar olmadıklarını da düşünürsek bu film biz Türkler için yapılmış diyebiliriz. Böyle olmuş da kötü mü olmuş? Hayır, süper olmuş, aslında süper de olmamış. Yazıyı yazarken bile kararsızlığım sürüyor görüldüğü üzere ama bunun nedeni filmi beğenmemiş olmam değil. Zaten beğendim, beğenmedim diye bir yorum da yapamıyorum. Tek sorguladığım Eyy Çağan Irmak insanları bu kadar üzmeye ne hakkın var? Hiç duygusal olamıyorsun diye kız arkadaşından her Allahın günü fırça yiyen benim bile içim ezildi. Anlatılan olayların muhteşem gözlemler olduğunu söylemek zor ama muhteşem bir ayna olduğunu söylemem gerek. Tabii ki her film için geçerli olacağı üzere herkese değil. Ben film eleştirmeni falan da değilim, köküne kadar öznel yorum yapıyorum. Bu duyguyu en son Şener Şen ve Türkan Şoray'ın başrollerini paylaştığı İkinci Bahar dizisinde yaşamıştım. Her taraftan duygu yağıyordu. Dizinin senaristi Sulhi Dölek duygularımızı kaşıdıkça kaşıyordu ki kendisi bugün hala özlemle andığımız Süper Baba dizisinin de senaristidir. Çağan Irmak, Sulhi Dölek'in bugünlerdeki temsilcisi görevini üstlendi sanırım. Süper Baba'da Sulhi Bey'e Yeni Türkü katalizör görevi üstleniyordu, bu filmde ise Ayla Dikmen, Semiramis Pekkan, Hümeyra, Nil Burak gibi popüler Türk müziğinin bir dönemine damga vurmuş isimler Çağan Irmak için bu görevi üstleniyor. İzleyin veya izlemeyin gibi bir tavsiye vermek durumunda değilim, kimsenin merak ettiğini de zannetmiyorum :) zaten baştan izlememiş olanları uyardım ama bunca şey yazıp bağlamadan da olmaz. Tek diyeceğim anneniz 400, kız arkadaşınız 1000 km uzağınızda ise iz-le-me-yin.
En zoru da film bitiminde erkekliğe bok sürmemek. Film sonunda hakikaten etkilenmeyenler bir yana etkilenen er kişiler yeni bir film çekmeye başlıyor "Etkilenmeyen Adam". Kimsenin ne düşündüğü umrumda değil diyecek kadar oturtamadım daha karakterimi. Çaktırsam ömür boyu dillerinden kurtulamam.
Ahali (bir kısmı) : Tipik Türk filmi abi ya.
Ben : Hiç baba ya tipik Türk filmi, cık cık cık.
İçimdeki ses : Bok tipik Türk filmi!
Gelen mailleri paylaşma kolaycılığına hiç kaçmadım ama konuya tam uyacak şekilde gelen birşeyi paylaşmamak da olmaz. 13 Eylül 1986 En çok satan plaklar listesi.
Ve filmden bir "geberin faniler!" şarkısı (izleyince etkili oluyor kategorisinde)
Gökmen'in benden önce aynı şarkıyı aynı şekilde paylaşmış olması benim ondan önce aynı şeyi düşünmemiş olduğum anlamına gelmez.
Belki de gelir.
Evet, çok geç kalınmış bir Issız Adam yazısı, yine de film hakkında konuşulacak o kadar çok argüman bırakıyor ki beynimize, 10 sene sonra ilk kez izlemiş olsam yine yazar, anlatırdım.
Bence filmin adı yanlış belirlenmiş. Bu adama ıssız az kalır, evet ıssız ama bitik, yitik, çökük gibi kelimeler daha iyi tanımlıyor bence halini. Hali çok mu kötü gerçekten? Aslında değil, filmi eleştirebileceğim bir nokta bu, belli bir bölüme kadar fazla Amerikanvari geliyor. Tipik Amerikalı erkek hali. Üç Maymun Oscar'a aday olacak 9 film arasına girmeyi başarmış, bu filmlerden 5 tanesi Oscar Ödül Töreninde "nominees" diye anons edilecek. Nuri Bilge Ceylan'ı orada görmek muhteşem olur. Diyeceğim o ki Issız Adam Oscar'a aday falan olamaz, onlar için fazla normal bir durum diye düşünüyorum. Bizim gibi duygusal insanlar olmadıklarını da düşünürsek bu film biz Türkler için yapılmış diyebiliriz. Böyle olmuş da kötü mü olmuş? Hayır, süper olmuş, aslında süper de olmamış. Yazıyı yazarken bile kararsızlığım sürüyor görüldüğü üzere ama bunun nedeni filmi beğenmemiş olmam değil. Zaten beğendim, beğenmedim diye bir yorum da yapamıyorum. Tek sorguladığım Eyy Çağan Irmak insanları bu kadar üzmeye ne hakkın var? Hiç duygusal olamıyorsun diye kız arkadaşından her Allahın günü fırça yiyen benim bile içim ezildi. Anlatılan olayların muhteşem gözlemler olduğunu söylemek zor ama muhteşem bir ayna olduğunu söylemem gerek. Tabii ki her film için geçerli olacağı üzere herkese değil. Ben film eleştirmeni falan da değilim, köküne kadar öznel yorum yapıyorum. Bu duyguyu en son Şener Şen ve Türkan Şoray'ın başrollerini paylaştığı İkinci Bahar dizisinde yaşamıştım. Her taraftan duygu yağıyordu. Dizinin senaristi Sulhi Dölek duygularımızı kaşıdıkça kaşıyordu ki kendisi bugün hala özlemle andığımız Süper Baba dizisinin de senaristidir. Çağan Irmak, Sulhi Dölek'in bugünlerdeki temsilcisi görevini üstlendi sanırım. Süper Baba'da Sulhi Bey'e Yeni Türkü katalizör görevi üstleniyordu, bu filmde ise Ayla Dikmen, Semiramis Pekkan, Hümeyra, Nil Burak gibi popüler Türk müziğinin bir dönemine damga vurmuş isimler Çağan Irmak için bu görevi üstleniyor. İzleyin veya izlemeyin gibi bir tavsiye vermek durumunda değilim, kimsenin merak ettiğini de zannetmiyorum :) zaten baştan izlememiş olanları uyardım ama bunca şey yazıp bağlamadan da olmaz. Tek diyeceğim anneniz 400, kız arkadaşınız 1000 km uzağınızda ise iz-le-me-yin.
En zoru da film bitiminde erkekliğe bok sürmemek. Film sonunda hakikaten etkilenmeyenler bir yana etkilenen er kişiler yeni bir film çekmeye başlıyor "Etkilenmeyen Adam". Kimsenin ne düşündüğü umrumda değil diyecek kadar oturtamadım daha karakterimi. Çaktırsam ömür boyu dillerinden kurtulamam.
Ahali (bir kısmı) : Tipik Türk filmi abi ya.
Ben : Hiç baba ya tipik Türk filmi, cık cık cık.
İçimdeki ses : Bok tipik Türk filmi!
Gelen mailleri paylaşma kolaycılığına hiç kaçmadım ama konuya tam uyacak şekilde gelen birşeyi paylaşmamak da olmaz. 13 Eylül 1986 En çok satan plaklar listesi.
Ve filmden bir "geberin faniler!" şarkısı (izleyince etkili oluyor kategorisinde)
Gökmen'in benden önce aynı şarkıyı aynı şekilde paylaşmış olması benim ondan önce aynı şeyi düşünmemiş olduğum anlamına gelmez.
Belki de gelir.
2 yorum:
izleyin de işte be içinde kalmasın =)
yalnızım ben çok yalnızım çaldığında sinemada sağa sola bakındım şarap aradım.
kız arkadaş ve anneye uzak olmak daha da zor be. beraber piiz yapmamız lazım bunu bilir bunu söylerim
peki, izleyin :)
bence de lüzumlu olduğu aşikar, hem de tiz vakitte!
Yorum Gönder